ÇOCUKLARINIZI VAKIF VE DERNEKLERDEN UZAK TUTUN

MEB ile TÜGVA arasında yapılan işbirliğiyle ilgili uygulamanın hayata geçirilmesinin yankıları sürüyor. Veli-Der Muğla Şube Başkanı Gedik, konuyla ilgili velilere seslenerek, “Velilere çağrımız, çocuklarınızı benzerlerini daha önce tecrübe ettiğimiz,

MEB ile TÜGVA arasında yapılan işbirliğiyle ilgili uygulamanın hayata geçirilmesinin yankıları sürüyor. Veli-Der Muğla Şube Başkanı Gedik, konuyla ilgili velilere seslenerek, “Velilere çağrımız, çocuklarınızı benzerlerini daha önce tecrübe ettiğimiz, bu türden vakıf ve dernek çalışmalarından uzak tutmanız.” ifadelerini kullandı.

Mikail ZEYBEK-

–Öğrenci Veli Derneği Muğla Şubesi, Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Arasında 25 Şubat 2021’de işbirliği protokolünün imzalanması ve protokolün uygulamaya geçirilmesiyle ilgili açıklama yaptı. Veli-Der Muğla Şube Başkanı Dilek Gedik, konuyla ilgili Milli Eğitim Müdürlüklerine yazı yazılması üzerine, düşüncelerini dile getirdi. Dilek Gedik, öğrencilerin vakıf ve dernek çalışmalarından uzak tutulması gerektiğiyle ilgili çağrı yaptı.

YASAL DAYANAĞI YOK

Gedik, yapılan uygulamada öğreticilerin yasal bir karşılığı olmadığının altını çizerek şöyle konuştu: “Değerler eğitimi adı altında veya sosyal, kültürel, sportif faaliyetler ile bilim ve sanat faaliyetler adı altında seminerler (dersler) yapılması planlanmaktadır.  Veliler olarak bizler bu duruma itiraz ediyoruz, şöyle ki;  Milli Eğitim Bakanlığı Din öğretimi Genel Müdürlüğü ile Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) arasında daha önce imzalanan protokoller uygulamaya konuldu. Protokole göre seminerlere öğrencilerin gönüllülük esasına göre katılacağı düzenlenmiş olmasına rağmen velilerin bilgisi ve izni olmaksızın, Haftalık Ders Çizelgelerinde yer almayan bir dersin ya da etkinliğin ders saatleri içinde yapılmasının yasal dayanağı da yokken milli eğitim mensubu olmayan gönüllü öğretici adı altında kişiler ders saatlerinde sınıflara girdiler ve okul çatısı altında çalışmalar yaptılar.”

ÖĞRENCİLER ARASINDAN AYRILIKLAR OLACAKTIR

Bu uygulamanın öğrenciler arasından ayrılıklara neden olacağını belirten Gedik, “Ders saatleri içinde yapılan seminerlerin gönüllü olduğunu savunmak mümkün değildir. Ders saatleri içindeki seminerlere katılmak istemeyen öğrenci nereye gidecektir? Öğrencinin güvenliği nasıl sağlanacaktır? Öğrencinin ailesine ve okula karşı öğretmenin sorumluğu ne olacaktır? Ders saati içinde müfredat dersi görmesi gereken öğrencinin bu hakkı nasıl telafi edilecektir? Sınıfta olması gerekirken dışarıda beklemek zorunda kalan ders öğretmeni müfredatla ilgili sorumluğunu nasıl yerine getirecektir? Ders saatleri içinde değerler eğitimi faaliyetleri planlanması halinde velileri tarafından izin verilen öğrenciler ile izin verilmeyen öğrenciler arasında ayrılıklar nasıl ortadan kaldırılacaktır?

Bu kişilerin hangi vasıfla okula geldikleri, eğitime ilişkin formasyonlarının olup olmadığı hakkında bırakın velileri okul idarecileri dahi bilgi sahibi değildir. Pedagojik formasyona sahip olmayan bu kişiler çalışmalarını yapıp gittikten sonra çocuklarımızın zihninde yarattıkları tahribatı onarmak yine biz velilere düşmektedir.

Neticede, açılan davalar sonucunda protokol kapsamındaki faaliyetlerin yürütmesi durduruldu. Bu aşamada söz konusu Danıştay kararından sonra Milli Eğitim Bakanlığının İmam Hatip Liseleri dışında Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA)’nın resmi ve özel bütün temel eğitim ve ortaöğretim okulları/kurumları ve ortaokullarındaki tüm faaliyetlerini durdurması gerekmektedir. Ancak hala Milli Eğitim Müdürlüklerine konu ile ilgili yazılar yazılarak uygulama kılavuzuna göre işlem yürütülmesi istenmektedir.” ifadelerini kullandı.

VELİLERE ÇAĞRI

Konuyla ilgili velilere çağrı yapan Gedik, “Değerler eğitimi, ders öğretmenleri tarafından kazanımlar sırasında zaten verilmek zorundadır ve verilmektedir. Ayrıca Anadolu Liseleri dahil okullarda, seçmeli ders adı altında bir çok din dersi vardır. Bu dersler müfredat içinde pedagojiye uygun olarak zaten verilmektedir. Velilere çağrımız, çocuklarınızı benzerlerini daha önce tecrübe ettiğimiz bu türden vakıf ve dernek çalışmalarından uzak tutmanız. Okul yönetimlerine çağrımız yasal dayanağı olmayan çalışmalarla, öğrencilerinizin mağduriyetine sebep olacak uygulamalardan uzak durmanız. Çocuklarımızı karanlığa teslim etmeyeceğiz. Veli-Der olarak laik ve bilimsel eğitimi savunmaktan vaz geçmeyeceğiz.” dedi.